19 Ocak 2016 Salı

Ege'nin karaya sessiz vuran çocukları...

Aylan Kurdi’nin cansız bedeni, 2 Eylül’de Bodrum sahiline vurduğunda adeta yer yerinden oynadı. O yüzüstü fotoğraf hepimizi ters tüz etti. Ama sonra alıştık, şimdi daha sessiz vuruyorlar karaya. Biri anne karnında olmak üzere o günden bugüne sayabildiğimiz toplam 19 çocuk!    



Aylan Kurdi’nin 2012’de Kobani’de başlayan hayatı 2015 sonbaharında Bodrum’da sona erdi. Tatilcilerin bir kısmının egeyi en güzel kabul ettiği zamanında. 

O yüzüstü fotoğraf hepimizi ters tüz etti. Sonra gene kulaçladık dağları denize dik uzanan ve sahiline ölü çocuklar vuran ege mavisini… Serindi, güzeldi, işlerimiz çok yoğundu, yıllık iznimize o vakte denk gelmişti ve dünyadaki tüm yanlışları da biz düzeltemezdik! Kimimiz onun gibi yüzüstü bazılarımız da sırtüstü bıraktık kendimizi onun kendini bıraktığı yere...

Ertuğrul Özkök, Özgür Mumcu için ‘şanslı adam’ demişti, Ezgi Başaran’ın kitap tanıtım gecesinden notlarını kaleme alırken: “Bir ara Özgür Mumcu’yu görüyorum. Yanımızdan geçer geçmez, arkasından konuşmaya başlıyoruz. Herkes annesine ne kadar benzediğini söylüyor. Annesi çok güzel bir kadın. Özgür de çok yakışıklı bir erkek oldu. Cumhuriyet’te harika yazılar yazıyor. Yani Rod Stewart’ın “Some Guys Have All The Luck” şarkısında tarif edilen her bakımdan şanslı adam” Elbette Ertuğrul Özkök onu başka bir bağlamda söylüyordu ama: "Babası gözü önünde 'patlayan' bir çocuk ne kadar şanslı olabilirdi ki?" Aramızda böyle söylemiştik o yazıyı okuduktan sonra.

Aylan Kurdi’nin ölümünden sonra adeta dünya ayağa kalktı:  


*Budapeşte'de bekleyen Suriyeli ve Afgan mülteciler Almanya ve Avusturya'ya doğru yürümeye başladılar. Almanya ve Avusturya gelen mültecilere sınırlarını açtı.*U2 grubu Torino'da verdiği konserlerinde ‘In the Name Of Love’ şarkısının sözlerini değiştirdi ve : "Bir adam dikenli tel çitine takılır. Bir çocuk boş bir sahilde mahvolur" dedi. Bono konserde seyircilere "Kalbi ve sınırları merhamete kapalı bir Avrupa mı yoksa kalbini açan bir Avrupa mı? diye sordu.
*İngiltere başbakanı David Cameron 20 bin mülteci daha kabul edebileceklerini açıkladı.

Özgür Mumcu ne kadar şanslıysa Aylan Kurdi de o kadar şanslı ama Aylan kendi ölümüyle, hiç tanımadığı insanlara daha iyi yaşama şansı vermiş, görmezden gelinen göçmen sorununun tüm dünyada görülmesini sağlamıştı.

Sonra sahillerimize ölü çocuklar vurmasına alıştık... 24 Aralık’ta Dikili’den Yunanis Midilli Adası’na geçmek isterken hayatlarını kaybeden 18 kişi ve 6’sı çocuk...

5 Ocak 2016’da ‘Ayvalık ve Dikili’de hayatlarını kaybeden 33 insan. Alabora olan bottan Türk ve Yunan Sahil güvenlik ekiplerince kurtarılan göçmenlerden Khalid isimli 2 yaşındaki çocuk hipotermiye girerek öldü. Nilgün Kaya’nın haberinden Altınova da kıyıya vuran 18 kişinin detaylı bilgisine ulaşabildik. 2 kız çocuk, 5 erkek çocuk, 6 yetişkin erkek ve 5 kadın hayatını kaybetmişti. Kadınlardan biri altı aylık hamileydi. 

Ve son olarak geçtiğimiz cuma Çanakkale Ayvacık’ta 3’ü çocuk, 1‘i kadın 4 kişi... Ve artık tümden isimsizlerdi.

Ege’de ölen tüm çocukların adı Aylan’dı artık! Aralarında en şanslısı! Diğerlerinin sesi hiçbirimize ulaşmadı.. Artık BM’nin de U2’nun da David Cameron’un da ve nihayetinde bizim de onlarla ilgili söyleyecek bir sözümüz yoktu. Onlar Türkiye sahillerinin sükutla ölen çocuklarıydı! Gazete ve haber sitelerindeki yerleri ve süreleri günden güne azalan biri anne karnında olmak üzere bilebildiğimiz kadarıyla en az 19 çocuk!    

Bugün 19 Ocak ve Hrant Dink’in ölümünün 9. yılı. Arat, Delal ve Sera… Babasının katillerinden habersiz üç şanslı çocuk daha!